Masanın
başında pineklemekle meşgulken, yakın bir arkadaşım ziyaretime gelmiş, kısa bir
hoş beşten sonra; şirketindeki ortağından dert yanmaya başladı. Sürekli
mırıldandığı bir kelime zihnime takıldı: - ben ona nasıl ‘’güvendim’’ diyor, şimdiki
vaziyeti aklı almıyordu. Teselli almaktan öte derdini anlatmak istiyordu. Dinlerken
hayret ediyor, zihnimde olayı canlandırıyordum. İçindeki fırtına dindikten
sonra konuşma bitmiş çaylardaki son yudumlar içilmişti.
60 Ay...
KIZIM VE BEN |
60 Ay…
İş çıkışı, ağır adımlarla merdivenlere yöneldim. Her gün
aynı monotonluğun verdiği yorgun bakışlarla güvenlik görevlisine selam verdim.
Bedenimin yorgunluğu zihnime aksetmiş sanki, zamanı doldurmak dedikleri bu olsa
gerek, hatırladığım en uzak anı şimdiki yaptığımdan farklı değil. Oysa ilk
başlarda herkes gibi en iyi temennilerle adım atmıştım. Sonraları nerede hayatı
akışına bıraktım hatırlamıyorum. Bu düşünceler benliğimi sararken usulca
uzaklaştım…
Matematik Ne İşimize Yarar I
Daha öğrenciyken sormaya başlamıştım, ‘’bu ders günlük hayatımızda ne işimize yarar’’. Belki o zamanlar bunun üzerinde uzun uzadıya düşünmemiştim. Ta ki aynı soruya yıllar sonra, matematik öğretmeni olarak muhatap oluncaya kadar. Oysa ben bu soruya sıradan, kaçamak cevaplar vermektense günlük hayatımıza nüfus etmiş şekliyle uygulamalı çözüm sunmalıydım. Yazının hacmini her zaman olduğu gibi uzun tutmamak için işte matematikçi gözüyle bizim dünyamız…
Güne Düşen Notum; Kendim,Terazi Ve Sonsuz
Güne Düşen Notum;Kendim,Terazi Ve Sonsuz |
Kendim…
Bugüne özel bir not düşmek istedim. Kendimce olmalı, bana
beni anlatmalı…
Zaman akıp gidiyor maalesef hem bugünkü hem de bundan
sonraki hiçbir teknolojik oluşum ve insan kuvveti bunu engellemez. Ömrümüz ise
zamanın meftunu… Takvimdeki yapraklar adetince ömre sahibiz. Nefes alan her canlı gibi sıfırından yetmişine
kadar muhtemelen bir hayat bizi bekliyor! Elimizdeki imkanlar herkeste eşit
olmamakla birlikte, aklımıza gelebilecek tüm durumlarda farklıdır.
Terazi…
Yaş ilerlemiş ve belirli bir birikim sahibi olmuşuz.Mesela ben bu yazıyı
kaleme aldığımda 26 yaşına ayak basmak üzereyim. Koskoca yirmi beş seneyi
devirmişiz maşallah! Elimi açıp içine
baktığımda bunca yılın birikimi görebiliyorum. Bu birikim benim terazim oldu.
Eğer kalben ve aklen bunu değerlendirir ve bu terazide tartarsam sonu olan
ömrümü sonsuza çevirebilirim.
Sonsuz…
Bir ev yaptınız ya da rezidans; hiç düşündünüz mü? Yeni
ev yapan birisi evini yarın harabeye çevirsin! Bu mümkün değil! İnsanda bu
kainattaki en değerli varlıklardan birisi, hatta sebebi… düşünebilen, yorumlayan, fikir üreten, kalbi
olan ve his denen en latif duyguları taşıyan bizler sonsuzluğa namzet olmayalım
mı! İnsan da kendi bünyesinde sonsuzluğa gebedir. Bu durum su götürmez bir
gerçektir. Aynı zamanda onlarca yüzlerce binlerce ispatı vardır.
Uğur KORKMAZ /Güne Düşen Notlarım
Deneme ''Kağıt''
Kağıttan Dünyalar |
Ne zaman içimden yazmak gelse de, harfler hecelere, heceler satırlara
dönüşmüyor. Ruhumda yanan ateşi kağıda döküp, söndüremiyorum. Yükümüm ızdırabı altında kıvranıp
duruyorum. Yaptıklarım yapamadıklarım,
hayallerim rüzgara savruluyor. Teselliyi kağıtlarda arıyorum. Benim için iz
bırakıyor. Ne yazarsam, nasıl bir tufan yaşarsam o da benim gibi izini taşıyor.
Beni hiç boş çevirdiği olmadı! Gerekirse benim için yandı ama sırrımı kimselere
açmadı. Hiç hesapta yokken bırakıp gitsem de uzaklara, döndüğümde en temiz
sayfasını açtı. Hiç hesap sormadı! Yine acılarımın yüküne ortak oldu. Vefasızlık
yapsam da saklıdır sükutum yine satırlarında.
Bilmem hangi mevsimde başlamıştı dostluğumuz. Geçmişim saklıdır senin satırlarında… Beklide
seziyorsundur; ufukta ne gözüküyor bize… Biliyorum susarsın ama bazen
tebessümün görünür satırların arasından. Hissediyorum geçmişten örnekler vermek, hatıralar sunmak
istiyorsun. Haklısın geçmiş gelecek
adına önemli hem madem sen benim sırdaşımsın seni dinlemeliyim. Ama gönlüm ne
der…
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)
TUTARLI OLDUĞUNUZ SÜRECE HANGİ YÖNDE İLERLEDİĞİNİZİN HİÇ BİR ÖNEMİ YOKTUR.